Cari açık, bütçe açığı, üretim açığı ve rezerv açığının tıpkı anda yaşadığını söz eden Prof. Dr. Veysel Ulusoy, temerrüt ve hiperenflasyona dikkat çekti.
Küresel iktisatta yaşanan çalkantılarla birlikte Türkiye’nin içinde bulunduğu kriz de derinleşiyor. Enflasyon başta olmak üzere ekonomik problemler büyürken, yakın gelecekte bir çıkış da görülmüyor. Türkiye’nin üretmediğini anlatan Ekonomist Prof. Dr. Veysel Ulusoy, cari açık, bütçe açığı, üretim açığı ve rezerv açığının birebir anda yaşadığını tabir etti. “Dördüz açık” olarak tanımladığı bu problemler nedeniyle temerrüt mümkünlüğünün ve hiperenflasyona bağlı iflas mümkünlüğünün arttığını söyleyen Ulusoy, “Türkiye’ye birebir anda çok sayıda sorun geldi. Ekonomik teoride bunlar çoklukla sırayla gelirdi. Fakat bunlar çözülemediği için üst üste birikiyor” dedi.
GELECEK SATILDI
Devletin açıkları tıpkı anda azaltma yetkinliğinin olmadığını söyleyen Ulusoy, iflas mümkünlüğünün bu nedenle güçlendiğini aktardı. Ulusoy, “Bunu nereden biliyoruz? Geleceğimizi sattığımız kamu-özel işbirliği projeleri yüzünden. 900’ü geçen CDS nedeniyle yüzde 12 faizle katlanan borç yükümüz var. Buna ek olarak borçlanma kapasitemiz doldu, yani artık borç alamıyoruz. Tüm bunlar ayrıyeten CDS’i devamlı üst taraflı itiyor. Bunlar, iflas mümkünlüğünün ne derecede önemli olduğunu gösteriyor” dedi.
Seçim iktisadına de geçildiğini kaydeden Ulusoy, burada yapılan savruk harcamaların da iktisattaki denetimi zorlaştırdığını tabir etti.
Prof. Dr. Veysel Ulusoy
İhracatın sakinleşeceği devir çok yakın
Küresel resesyon ile birlikte ihracatın sakinleşeceği bir süreç başlayacağını tabir eden Prof. Dr. Veysel Ulusoy, Türkiye’nin üretim yapısı nedeniyle bu periyodu kolay atlatamayacağını söyledi. Orta malı ve sermaye eserleri ithalatının toplam ithalatın yüzde 91’ini oluşturduğunu hatırlatan Ulusoy, “İhracatta yüzde 3’ü aşmayan ileri teknoloji eserlerimizin hissesi var. Yani üretmeyen bir devletle karşı karşıyayız. Üretim gücümüz, bizi krizden çıkaracak bir yapıya sahip değil. Bu durum ayrıyeten, yapışkan diyebileceğimiz devamlı bir işsizlik sorunu de ortaya çıkarıyor” dedi.
Fakirleştiren bir büyüme yaşanıyor
Bu vakte kadar algı idaresiyle Türkiye’ye dış güçler kavramını empoze ettiklerini belirten Prof. Dr. Veysel Ulusoy, artık direkt dünyadaki gelişmelerle yüz yüze kalınacağını söyledi. Günü kurtarma siyasetleri nedeniyle plansız ve programsız hareket edildiğini anlatan Ulusoy, yoksullaştıran bir büyüme yaşandığını kaydetti. Ulusoy, devletin plansızlığı ve üretim kabiliyeti olmamasının bir ortaya gelmesiyle, mevcut krizden çıkışın çok güç olduğunu lisana getirdi.
Siparişler Çin’e dönebilir
– Pandemi devrinde başta Çin olmak üzere Uzak Doğu’dan Türkiye’ye kayan siparişlerin, lojistik maliyetlerindeki gerilemeyle Çin’e dönebileceğini söyleyen Prof. Dr. Veysel Ulusoy, bu nedenle iktisattaki risklerin büyüdüğünü belirtti. Ulusoy, çok satıp az kazanmanın yarar getirmediğini de kelamlarına ekledi.
